ÂYET-İ CELÎLE
Ali HÜSREVOĞLU
Yazı türü:
Sülüs
Tasarım ve hat:
Ali Hüsrevoğlu
Okunuşu:
Lekad-kêne
leküm fî Rasûlillêhi
[sağ üstte daire şeklinde:]
üsvetün hasenetün
Anlamı:
Sizin için Allah’ın Rasûlü’nde güzel bir örnek vardır.
(Ahzab Sûresi, 21)
Açıklama: Rasûl-i Ekrem’in ahlâkı nasıl örnek alınmalıysa, ibadet hayatı ve Hakk’a vuslat derinliği de örnek alınmalıdır. Aynı şekilde O’nun İsrâ ve mîrac ikramı da örnek alınması gereken bir hâdisedir. Rasûl-i Ekrem’in mîrac öncesi yaşadıklarıyla mîracda Cenâb-ı Hak’tan aldığı mesajları karşılaştırdığımızda bu muhteşem hâdisenin yaşanan hayattan ayrı düşünülebilecek bir şey olmadığını, bizzat hayatın içinde ve yaşanması hedeflenen bir model olduğunu anlarız.
Yüce Rabb’in haberini kendilerine götürdüğünüz insanlar tarafından taşlandığınız ve dışlandığınız bir ortamda, Allah’a yönelip: “Eğer bana öfkeli değilsen bunların hiç önemi yok…” diyebiliyorsanız, sizi yurdunuzda barındırmayan, göçe mecbur eden, savaşan insanlara karşı zafere ulaşıp onlar elinize düştüğü anda içinizde hiçbir sıkıntı duymadan onları affedebiliyorsanız, sizden sevdiklerinizi alıp/ayırmasına şikâyetsiz gönül rızâsı gösterebiliyorsanız ve Allah’ın hatırı için Allah’ın yarattıklarına karşı içiniz yalnızca sevgi ve şefkatle doluysa namazınız hedefine ulaşmış ve mîrac neşesini yakalamışsınız demektir. Bunu derinlemesine anlamak için O’nun kutlu yolunun yolcuları olan gerçek Hak dostlarının yaşadıkları hayatı inceleyin, O eşsiz Sevgili’nin izinden gittiklerini göreceksiniz. Aynı yolu siz de izleyebilirsiniz. Kimse engel olamaz. Rehberinize iyi sarılın. Aranızda mesafe bırakmayın.
“Eğer siz Allah’ı seviyorsanız hemen benim peşimden gelin/bana uyun, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı örtsün.” (Âl-i İmran, 31) O’nun peygamber kardeşlerinin hepsi güzel ve değerlidir. Ama mîracı istiyorsanız O’na uymanız lâzımdır. Başka seçeneğiniz yoktur. (A’râf, 144) Mîracın altyapısını kuralına göre oturtmadan yapılacak bütün teşebbüsler sonuçsuz kalacaktır. Elinize doğru pusulayı alınız ve uçsuz bucaksız çöllerde ve denizlerde boğulmayınız. (A’râf, 144)
mîracınız mübârek olsun.
RUBÂÎ
Yazı türü:
Sülüs
Tasarım ve hat:
Yesârîzâde Mustafa İzzet Efendi
Okunuşu:
Beleğa’l-ulâ bikemâlihî
Keşefe’d-dücâ bicemâlihî
Hasünet cemîu hısālihî
Sallû aleyhi ve âlihî
Anlamı:
Gece nur saçıp da cemâl ile,
Yüce Arş’a vardı kemâl ile..
Kamu vasfı oldu güzel ve tam,
O’na hem de nesline bin selâm!.. [Seyrî]
Açıklama: Bostan ve Gülistan müellifi Şeyh Sâdî Şîrâzî’ye ait olduğu söylenen bu şâheser rubâî, ta‘lik hatla mâil kıt’a olarak Yesârîzâde Mustafa İzzet Efendi tarafından yazılmıştır. Taşıdığı anlam bakımından da mîrac hâtırası olarak düşünülmüş ve buraya dercedilmiştir.