YÛNUS, AŞKIN OKYANUSU
CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com
Her dörtlükten bir efsâne,
Bir Ankā, bir tâvus çıkar,
Koşmasından bin bir mânâ,
Dîvânından kāmus çıkar…
Mısralar yanmış âhından,
Yâr yolunda geçmiş candan,
Taptuk Emre dergâhından,
Bir dîvâne, bir us çıkar…
Ne sararmış, ne de solmuş,
Gönülden gönüle dolmuş,
Hakikate meftûn olmuş,
Gönüllü bir mahpus çıkar…
Vazgeçip şöhretten, şandan,
Çıkmış sûfî yokuşundan,
O dağ gibi duruşundan,
Ne toz, duman; ne pus çıkar…
Allah derken her âzâsı,
Meşkle dolmuş gönül tası!
Dilimizin mahfazası,
Kaç yüz yıllık fânus çıkar?..
Dünyayı kafaya takmaz,
Hak’tan gayrisine bakmaz,
Çıkmaz başka bir hâl çıkmaz,
Edep çıkar, nâmus çıkar…
Irmakların kavisleri,
Vuslattır tek hevesleri,
Sözünden dalga sesleri,
Özünden okyanus çıkar…
Yûnus aşkın okyanusu,
Mevlânâ’sı, Keykâvus’u,
Şiirleşen her damla su,
Dervişliğe mahsus çıkar…
Celil, o deryaya dalsak,
Biz de birkaç damla alsak,
Aşkın kapısını çalsak,
Karşımıza Yûnus çıkar…