DUY: «NE DİYOR?» HAYRU’L BEŞER, CANDA ESRÂRIN SENİN!..
Rıfat ARAZ rifat_araz@yahoo.com
Gönül; oku, tefekkür et, sen sende gör hüneri;
Can özünde «Hakk’ı» söyler, derin nazarın senin!..
Yol al, seyr ü sülûkta bul, canda saklı gevheri;
Ahdini duy, cehdet, dayan, budur kararın senin!..
A eşref-i mahlûk olan; sen, a hikmet deryâsı;
Sen, sana sor, bil sendedir, bir âlemin ihyâsı!..
Yûsuf gibi kul ol, arın, sensin aşkın rüyası;
Dol bu halvet mahzeninde, dolsun efkârın senin!..
Aşk derdiyle yanan canda, duy Eyyûb’un sabrını;
Gir o mânâ âleminde, çöz bu hilkat sırrını!..
Halîl ile tevekkül et, çek Yâkûb’un kahrını;
Gel kulak ver, «vuslat» ister, ince mîyârın senin!..
Yûnus’u bul, haşyet bürün, deryâya sal nefsini;
Dinle nasûh tövbesinde, cânın «tesbih» sesini!..
Musa gibi fıtrata dön, al o «ledün» dersini;
Ehl-i Kehf’le aş zamanı, sensin vakarın senin!..
Yan ki, yansın aşk çerağım, gör sendeki devrânı;
Aç o yedi nefsine sor Dost’a giden nur cânı!..
Gel Mesîh’in nefesinden al semâvî ihsânı;
Tâ Elest’ten «tevhid» diyor, hoştur ikrârın senin!..
A «ol»dukça gayba dolan, aç o gönül gözünü;
Arzdan Arş’a her zerrede, gör Mevlâ’mın izini!..
Maksut sensin, sende ara, bul bu seyrin özünü;
Duy: «Ne diyor?» Hayru’l Beşer, canda esrârın senin!..
11 Ekim 2020, Ankara