HIRS ve KANÂAT
Harun ÖĞMÜŞ
Zengin oldukça sarıldın bu yalan dünyâya
Hiç hesap vermeyecekmiş gibisin Mevlâ’ya
Yok mudur hırsına son nokta behey gâfil adam!
Ona varsan da desen gayri: «Gözüm doydu, tamam!»
***
Böyle sürsün mü bu hummâlı ve bitmez gayret
Bu meşakkatli seferler, bu müebbet hasret
Gurbet ellerde sevenlerden uzak ömr ü hayât
Bilmeden hâlini evlâd u ıyâlin, heyhât!
Şark’tan garba gezip durmadasın dünyâyı
Hiç hesâb eylemiyorsun ama hiç ukbâyı
Ulaşır rızkı didinmezse de elbet kişinin
Mal çoğaltan değil, azlan yetinendir zengin!
***
Mütevekkil olanın gönlü her an hoş ve ferah
Biliyor çünkü rızık bahşeden ancak Allah
Lekelenmez onun âlemde şeref-haysiyeti
Çünkü yok yüzsuyu dökmek gibi bir za’fiyeti
O, kanâat gibi bir burca sığınmış, a’lâ
Onu mahzûn edecek kaygı bulunmaz aslâ!*
Vezni: feilâtün feilâtün feilâtün feilün
(fâilâtün) (fa’lün)