GÖNÜL DİLİ
Zahit GENÇ genczahit@gmail.com
Uzakta mı yoksa yakında mıdır?
Kaybettim özümü, bulamıyorum!
İnsanlar bu kaybın farkında mıdır?
Bilmek istiyorum, bilemiyorum!
Bâtıla çağırır aklı cüceler,
Uyarsan onlara «uzar geceler»,
Hakk’a çağırıyor gönlü yüceler;
Kalmak istiyorum, kalamıyorum!
Gaflet uykusuna daldık kaç asır,
Duygular kusurlu, düşünce kısır,
Kendine gel artık, bitsin bu kahır;
Gelmek istiyorum, gelemiyorum!
Kapladı dünyayı çağın putları,
Boyundan büyüktür kabahatları,
Sardı dört yanımı ayrık otları;
Yolmak istiyorum, yolamıyorum!
Kavuşuruz bir gün hakikî Dost’a,
Ya tek tek gideriz ya posta posta,
Mazlumun yanında; «kederde, yasta»;
Olmak istiyorum, olamıyorum!
Sen bilirsin Rabbim her hâlimizi,
Ehad’sin, Samed’sin; biziz âcizi,
İçi boş bir kuluz, Sen doldur bizi;
Dolmak istiyorum, dolamıyorum!
Uymuyor rûhuma, batının fikri,
Onlar büyük değil, sadece iri,
Bulaştı gönlüme onların kiri;
Silmek istiyorum, silemiyorum!
Batının oyunu «ne son ne de ilk»,
Binlerce piyon var; «sünepe, silik»,
Hâllerine bir bak; «ne kadar komik»;
Gülmek istiyorum, gülemiyorum!
Unutursa insan kıblegâhını,
Karabulut kaplar gökte mâhını,
Gönlümü karartan gaflet zırhını;
Delmek istiyorum, delemiyorum!
Rabbim’in mü’mine ilk emri; «Oku!»,
Uyanma vaktidir, yeter bu uyku,
İslâm düşmanının kalbine korku;
Salmak istiyorum, salamıyorum!
Kanma keferenin tatlı sözüne,
Kuyunu kazar da güler yüzüne,
Sırlar âleminin bir denizine;
Dalmak istiyorum, dalamıyorum!
Konuşsam diyorlar; «bu adam deli!»
Ne yapsam susmuyor «gönlümün dili»,
Sundular elime «bir yaban gülü»;
Almak istiyorum, alamıyorum!
9 Eylül 2021