Mesnevî’den Beyitler -33- KALBİN CİLÂSI

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com   “Aşk, bu sözün açığa çıkmasını istiyor, / Ayna gammaz/koğucu olmaz da ne olabilir?”   Aşktan murad mâşuktur. Yani; Zât-ı Hak’tır. Nasıl ayna, yüzüne yansıyan sûreti gösterirse, gönül de ayna gibi Hakk’ın güzelliğini yansıtır. Âşık olan insanın, aşkını izhâr etmemesi mümkün değildir. Aşkını, yaşadığı coşkunluğunu anlatmak, yüreğini saran o yangını etrafı ile paylaşmak ister. Sevdiğinin güzelliğini her an […]

Continue reading »

Hikmet ve Sırları Okuma Sanatı -1- İNSAN ve KÂİNAT

Osman Nûri TOPBAŞ   KAVLÎ ÂYETLER ve KEVNÎ AYETLER   Cenâb-ı Hak, insanı kulluk imtihanı için yarattı. Bu imtihanın muhteşem mükâfâtı cennet… Sonsuz huzur ve saâdet diyarı…    Cenâb-ı Hak; kullarını, cennete davet etti.    Kullarına ebedî saâdetin yollarında rehberlik etmesi için, yardım olarak da dünyaya ardı ardına peygamberler gönderdi. Onlara vahiy yoluyla, kavlî âyetler, yani Hak rızâsının kılavuzu olan […]

Continue reading »

SAHÂBEDEN HÂTIRALAR

Osman Nûri TOPBAŞ SİRÂC-I MÜNÎR Hazret-i Âişe Vâlidemiz bir seher vakti bir şey dikiyordu. İğnesini kaybetti. Kandil de sönüverdi. O esnada Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- içeri girdi ve ev O’nun nûruyla aydınlanıverdi. Hazret-i Âişe de iğnesini buldu. (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-Ummâl, XII, 429) Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in mübârek yüzü, yüzlerin en güzeli ve en nûrânîsi idi. Âyet-i kerîmede buyurulur: وَدَاعِيًا اِلَى اللّٰهِ بِاِذْنِه۪ […]

Continue reading »

Tasavvufun Hakikatine Dair MERHUM MUSA EFENDİ (K.S.)’DAN NOTLAR

Bazı kimseler tasavvufun, seyr u sülûkün ne olduğunu bilmedikleri veya nasipleri olmadığı için bu mânevî yolun aleyhinde konuşmuşlardır.    Çünkü perdeli, hicaplı kişilerin zannettikleri gibi bu mânevî yollar; gelişigüzel, sonradan uydurulmuş, îcat ve ihdâs edilmiş bid‘at yolu değildir. Kökleri Ebûbekir Sıddîk ve Aliyyü’l-Murtezâ Efendilerimize dayanan, Allah Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri’ne vuslat yoludur.   Ciddî, Rahmânî, ulvî ârifler, velîler yoludur. Hulâsa Allah Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri’nin […]

Continue reading »

MÜ’MİN KARDEŞİMİZİN DERDİYLE DERTLENMEK

Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com   BİR HADİS:   عَنِ النُّعْمَانِ بْنِ بَش۪يرٍ رَضِيَ اللّٰهُ عَنْهُ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللّٰهُ  – :–sallâllâhu aleyhi ve sellem   «مَثَلُ الْمُؤْمِن۪ينَ ف۪ي تَوَادِّهِمْ ، وَتَرَاحُمِهِمْ ، وَتَعَاطُفِهِمْ مَثَلُ الْجَسَدِ إِذَا اشْتَكٰى مِنْهُ عُضْوٌ تَدَاعٰى لَهُ سَائِرُ الْجَسَدِ بِالسَّهَرِ وَالْحُمّٰى»   Nûman bin Beşîr -radıyallâhu anh- tarafından nakledildiğine göre Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle […]

Continue reading »

Medine’de İç ve Dış Yapılanma Açısından İLK SERİYYELER

Âdem SARAÇ vardisarac@yahoo.com.tr    Rasûlullah -aleyhisselâm-; ilk vahiyden başlamak üzere, bütün Risâlet hayatı boyunca, sürekli mücâhede ve mücadele hâlinde olmuştur.   Mekke döneminde; tevhid mücâhedesi ile sabır, sebat ve istikrar cihâdının destanlarını ashâbı ile beraber yazdılar. Aynı destanlar, artan bir ivmeyle devam ederken, bunlara ilâve olarak, Medine döneminde yine eğitim-öğretim başta olmak üzere, siyâsî, sosyal, hukukî ve askerî mücâhede ile her geçen gün yeni cihad […]

Continue reading »

KUR’ÂN’I YAKANLARA CEVABIMIZ

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM    Batı ülkelerinde çirkin bir âdet giderek yayılıyor:   Kur’ân-ı Kerîm’i yakıyorlar.   Öyle ahmaklar ki, Cenâb-ı Allâh’ın bize -tabiri caizse- cennet davetiyesi olarak gönderdiği kitabı yakıyorlar!    Bunlara karşı fert ve toplum olarak vermemiz gereken cevap nedir?    Öncelikle şunu bilmemiz gerekiyor ki;   Hak ile bâtılın mücadelesi, kıyâmete kadar devam edecektir. Cenâb-ı Allah, Âdem’i yaratıp […]

Continue reading »

Şer‘î Kaidelerle Tasavvuf -33- KULLUĞUN TEMELİ: AKĀİD

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM    (Şâzelî meşâyıhından Ahmed Zerrûk [v. 899/1494] Hazretleri’nin; tasavvufu, usûl ve fıkıh kaideleriyle anlattığı Kavâidü’t-Tasavvuf ve Şevâhidü’t-Taarruf adlı eserinin tercüme ve şerhine devam ediyoruz.)   TEMEL DOĞRU ATILMALI   Müellifimiz mezhep mevzuunda mühim hatırlatmalarına devam ediyor.    Kırk Sekizinci Kaide:   “Fer‘i iltizam eden herkesin aslı tahkik etmesi lâzım gelir. Eğer o fer‘, asıldan ayrılmaz ise.”   Asıl […]

Continue reading »

KUR’ÂN’IN KAPISI

Sami GÖKSÜN   Kur’ân-ı Kerîm’in giriş kapısı, sûre-i Fâtiha’dır. Kur’ân-ı Kerim onunla başlar. Her türlü iyilik, hayır ve rahmet kapılarını açar.   Ebû Saîd Râfi‘ İbn-i Muallâ -radıyallâhu anh- şöyle dedi:   Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bana;   “−Mescidden çıkmazdan önce sana Kur’ân’daki en büyük sûreyi öğreteyim mi?” buyurdu ve elimi tuttu.    Çıkmak istediğimizde ben;   “–Yâ Rasûlâllah! Bana Kur’ân’daki en […]

Continue reading »

Mesnevî’den Beyitler -32- NUR BİZE, ALLÂH’IM NUR!

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com   “Ben nasıl idrâk edebilirim, önümü ve ardımı? Yârimin nûru benim önümde ve ardımda olmayınca?”   Bu beyitte; önden murad dünya, arkadan murad mânâ ve bâtın âlemidir. Eğer Cenâb-ı Hakk’ın hem dünyaya hem mânâ âlemine ilâhî tecellîsi olmasa, bu iki yöne de aklımızı nasıl kullanabiliriz?    İnsân-ı kâmil kâmilen ilâhî aşk ile kaplanmış olursa bu âleme yabancı kalır, […]

Continue reading »
1 12 13 14 15 16 168