Bir Mezar Taşı Kitâbesi

Tâhiru’l-Mevlevî Doğum esnasında bir anne, ikizleri ile beraber vefat eder. Mesnevî şârihi Tâhiru’l-Mevlevî, bu hâdiseden çok duygulanır. Ölen kadının akrabalarını araştırır, bulur: “–Ben bu üç mevtâya tâziye olarak bir kabir taşı yazdırmak istiyorum!” der ve annenin dilinden şu dörtlüğü yazar: Bir Kitâbe-i Seng-i Mezar (Bir Mezar Taşı Kitâbesi) Dünyâda der-âğûşa ecel vermedi imkân, Etti beni hem-makber iki yavrucuğumla. Artık tutarak […]

Continue reading »

Zeynep

Şükran IŞIK Dikenler gül açtı sevgimle gülüm, İpek ellerinle derilmek ister. Seninle doludur seninle gönlüm, Varlığım yoluna serilmek ister. Öl, dese Zeynep’in dudağındayım. Ben olsam o gülün yanağındayım. Leylî’yim, gözünün tuzağındayım, Yıldızlı saçların örülmek ister.

Continue reading »

Gazel

SEFERÎ (M. Nejat SEFERCİOĞLU) Derlerdi ki gül bülbüle bülbül güle muhtâç Gördüm ki bugün gerçeği gül bülbüle muhtâç Her gönlü çelen sahte güzellikleri gördüm Yüzlerdeki çirkinliği örten tüle muhtâç Bitmez sanılan zevk u safâ bezmini seyret Sâkîleri yok sâgarı sınmış müle muhtâç Güller kurumuş lâlesi yok bülbülü susmuş Artık bu gönül bahçesi bir sümbüle muhtâç Uşşâkı neden anlamıyor sevgili çözdüm […]

Continue reading »

Kış, Ölümün Şiiri

Olcay Yazıcı Gurbet içinde gurbet Sırrolur hikmet-i cân Kış, ölümün şiiri Âteş dolu buz-fincan Saçaklardan sarkan su Hüznün keskin kılıcı İlkyazlar tez tükenir Karakış hep kalıcı Gönlü kırık kardelen Tabutumu taşıyor Kefenlenmiş gül gibi Zaman ölü yaşıyor Âşk sürgünü bir akşam Camlarda kan buharı Hangi söz, hangi duâ Geri verir baharı? Göğün saydam çağrısı Elif olur, lâm olur Kara yazılan […]

Continue reading »

Sultânım Benim

Nuri BAŞ Mahmud Sâmi RAMAZANOĞLU -kuddise sirruh- Hazretleri’nin irtihalleri münasebetiyle yazılan bir mersiyyedir. Ey velîler mülkünün sultânı cânânım benim! Firkatin nârıyla diller, yandı ey cânım benim! Bîkarar oldum perîşân gözlerimden yaş döküp, Zâten efzûndu bu dilde derd-i hicrânım benim. Rıhletin nârıyla kalbim, rûz u şeb yanmaktadır. Bir hüzünler mülkü oldum, arttı nîrânım benim. Eksik olmaz gözlerimden nur hayâlin dâimâ, Bahtımın […]

Continue reading »

Gazel

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) -Muhterem Sâmiha AYVERDİ’ye- Düştü can mülkü şükür, bir nice sultân eline Ne olur vermesin artık onu devrân eline Gam, keder, dert, tasa çekmişse gönül bunca zaman Gün gelir, yol açılır bir gece cânân eline Söylemiş sırrı, ezelden deli dîvânelere Vermeden vuslata yol, salmadı hicrân eline Koca dünyâ bağı vermişse cefâ meyvası hep Gonca güller verir artık o […]

Continue reading »

Kâbe-i muazzama

Mustafa Necati BURSALI Aleyhissalâtu vesselâm Efendimiz buyuruyorlar ki: “Mescid-i Haram’da kılınan bir namaz, yüz bin namaza bedeldir.” (Kütüb-i Sitte 12/519) Âşıklarda nice bin iştiyak var Kâbe’ye, Çünkü rahmetle nazar etmede Yâr Kâbe’ye! Öyle kudsî mekân ki dillere sığmaz şânı, Cihanda misâl olmaz hiçbir diyar Kâbe’ye! Böyle sevdâ gördün mü, ey Süleymân’ın kuşu? Zaman boyu koşuyor, genç-ihtiyar Kâbe’ye! Âdem’den, İbrâhim’den, Ahmed’den […]

Continue reading »

Hasret Gazeli

Memduh CUMHUR Zamânı aşkına hasreyledik zamân olalı Mekâna sığmayız aşkınla bîmekân olalı Beden dedikleri bir zerreyiz bu âlemde Kader dedikleri şey, böyle bî-amân olalı Nefes nefes bürünür aşka can emânetimiz; Hem âşikâr olalı dilde, hem nihân olalı Ezelde böyle yazılmış, bütün cihânı gönül; Düşürdü hayrete hasretle imtihân olalı, Bakınca vecdile hayrân olup kalır Cumhûr; Güzelliğin söze sığmaz cihan cihân olalı.

Continue reading »

El Olmasaydın

Muhammed AVŞAR Kara gözlüm ömrün yaz mevsimini, Seçerdik beraber, el olmasaydın, Sadâkat tasından aşk yeminini, İçerdik beraber, el olmasaydın. Seneler titrerken kara kış gibi, Biz ömrü aşardık bir yokuş gibi, Diyardan diyara göçmen kuş gibi, Uçardık beraber, el olmasaydın. Olurduk kırlarda bahara neşe, Kol kola yürürdük doğan güneşe, Sen lâle olurdun ben de menekşe, Açardık beraber, el olmasaydın. Nurla yıkanırken […]

Continue reading »

Şikâyet

KÂFÎ (Ekrem KAFTAN) Bir lâhza doyamadın yâr lebine ey gönül, Öptükçe hasretini tutuşturdu ateşi. Sandın ki her nefeste açılır bir taze gül, Bulunmaz güllerinin âlemde başka eşi. Hem aşkı arıyorsun bir gülün kokusunda, Hem sarsın istiyorsun açılıp yaprak yaprak, Diyorsun, hep dinleyin bu şairi susun da, Bir arzun var ki senin, onu ukbâya bırak. Ey gönül yetmez sana, semâlar gülle […]

Continue reading »
1 457 458 459 460 461 478