İnsan Olmak İçin, Önce İnsanı Sevmek Gerek

HADİ ÖNAL Çekip çıkarın insanı, bakın bakalım o zaman anlamı kalıyor mu dünyanın? Dünya; insanla anlamlı, insanla güzel. Yaratan’ın bütün dünyayı, içerisindeki nimetleri ile birlikte insanın emrine vermesi; onu eşref-i mahlûkat olarak nitelendirmesi de bunu açıkça göstermiyor mu? O yüzdendir ki hangi tende, hangi dinde hangi milliyette veya cinsiyette olursa olsun insan kutsaldır. Türk tarihini incelediğiniz zaman her başarı ve […]

Continue reading »

Bir Soykırım Endüstrisi

B. CAHİT ÖZDEMİR 24 Nisan; «Diaspora Ermenileri» tarafından, 1915’te Osmanlı Devleti’nde vukû bulan tehcir hâdisesi neticesinde yaşandığı iddia edilen Ermeni soykırımının yıldönümü olarak kabul ediliyor. Bu günü anma çerçevesinde yapılan faaliyetler de, bir kısmı Türkiye’ye karşı hasmane duygular besleyen veya «Haçlı rûhu» muktezasınca dayanışma içinde olan, bir kısmı da onlara uyma siyaseti takip eden devletlerin hüsn-i kabulleri sayesinde, gitgide daha […]

Continue reading »

Dile Benden Ne Dilersen!

HANDENUR YÜKSEL Osmanlı Devleti’nin yedinci hükümdarı olan Fatih Sultan Mehmed, 1432’de Edirne’de doğdu. 19 yaşında tahta çıktı. 54 gün süren bir kuşatmanın sonunda 29 Mayıs 1453’te İstanbul’u fethetti. Otlukbeli Savaşı’nda (1473) Uzun Hasan’ı mağlup etti. Trabzon Rum Krallığı’nı (Pontus) fethederek Doğu Karadeniz’i Osmanlı topraklarına kattı. Karamanoğlu Devleti’ni ortadan kaldırdı. Mora, Sırbistan, Bosna, Arnavutluk ve Eflâk’ı aldı. Dünya hâkimiyetini kendisine gaye […]

Continue reading »

Ayasofya’nın Zarif Minareleri

CAN ALPGÜVENÇ Osmanlı ordusu 29 Mayıs 1453 Salı sabahından itibaren, şehir surlarını aşarak İstanbul’a akmaya başladı ve kısa zamanda şehre hâkim oldu. Fatih Sultan Mehmed, mukavemet kırıldıktan sonra, olabilecek bir suikast tehlikesine karşı tedbir olmak üzere, sancak beyleri ile emrindeki askerlerin sokak başlarını tutmalarının ardından, Topkapısı’ndan tören alayı ile şehre girerek, doğruca Ayasofya’ya gitti. Hıristiyan din adamlarının ve Bizans halkının […]

Continue reading »

Dersaadet -Halil İbrahim Aytuğ’a-

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Üç kıt’ayı titretti asırlarca nidâmız! Gök kubbeyi çınlattı ezanlarla sadâmız! Sultân idi İstanbul’a sultân olan ancak, Baştan başa garb âlemi pejmürde gedâmız! Gerdânı cihânın, güzel İstanbul’umuz, bak, Tezyînini Osmanlı’ya lûtfetti Hüdâ’mız! Her fende var İstanbul’a mahsus birer üslûp, Merdâne ve mestâne ve şâhâne edâmız! Milletleri mâmûr edip âbâd ediyorduk, Bin şevk ile gündüz-gece hizmetti gıdâmız! Her […]

Continue reading »

RÖPORTAJ – İLHAN ARMUTÇUOĞLU

NEBEVİ AŞKIN EDEBİ TERENNÜMLERİ Yüzakı: Muhterem hocam, bu sayımızda Nisan ayına mühür vuran «kutlu doğum» münasebetiyle dosya konusu olarak Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz ve şiir mevzuunu ele almayı düşündük. Sizin Peygamber -aleyhisselâm-’ın şiir dünyası ile yakın alâkanız dolayısıyla bu hususu sizinle konuşmak istedik. İlk olarak O’nun şiire bakışından bahsedebilir miyiz? O’na göre şiir nasıl bir noktada bulunmaktadır? İlhan […]

Continue reading »

ONLAR BÖYLE SEVİYORLARDI…2

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi Hayatın her safhasında kalbimiz, Allah Rasûlü’nü seyretmeli ve O’ndan aldığı akislerle huzur, feyiz ve istikamet kazanmalıdır. Ashâb-ı kiram, bu huzuru elde edebilmek için her şeyini feda ederek sînesinden: «Yâ Rasûlâllah! Canım, malım, her şeyim Sana feda olsun!» dedi. O’na muhabbet duyan âşıkların ömürleri, fânî cesetleri toprak olduktan sonra da, yüreklerindeki coşkun muhabbetlerinin ebedîliği içerisinde […]

Continue reading »

FİRASETLİ BAKIŞ

ALİ RIZA BUL İnsanın bazı şeyleri görmesini sağlayan kuvvet, bakıştır. Bakışın kuvveti de firaset. Yani sezme kabiliyetinin yüksek olması. Anlayış ve kavrayışla bakabilme. Yoksa insan bakar-kör hâline geliyor. Gözünün içine giren nice gerçeklere bile âmâ kesiliyor. Bakıp da görmemek, neticede pek çok yanlışın düzelmemesine, hataların devam etmesine sebep oluyor. Bunun için firaset, şart. Yunus: «Göz gerektir göresi» derken bunu kasdetmekte. […]

Continue reading »

BIRAKALIM ASLAN DİNLENSİN

Handenur YÜKSEL istanbul’da 1699’da doğdu. 1724’te, henüz 25 yaşında iken Revan valisi Ârifî Paşa’nın mektupçuluğuna tayin edildi. Altı yıl sonra Bağdat defterdarı oldu. 1737’de Sadrazam mektupçuluğuna getirilerek, Avusturya ve Rusya ile yapılan görüşmelere murahhaslık yaptı. 1741’de Reisü’l-Küttap (Dışişleri Bakanı) oldu. Üç yıl sonra da vezirlik verilerek Mısır valiliğine tayin edildi. Sonraki yıllarda Sayda, Rakka, Halep ve Şam valiliklerinde bulunan Ragıp […]

Continue reading »

FATİH CAMİİ VE ÇORBA KAPISI

CAN ALPGÜVENÇ istanbul 29 Mayıs 1453 Salı günü fethedilerek: «Konstantiniyye elbet bir gün fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir.» hadîs-i şerîfinin mânâsı zâhir olmuş, Bizans’ın kapıları Osmanlı Türklerine, bir daha kapanmamak üzere kıyâmete kadar açılmış, dokuz yüz küsur sene bekleyen emanet, sonunda sahibine teslim edilmişti. Gün ortasıydı. Fatih Sultan Mehmed, beyaz atı üzerinde […]

Continue reading »
1 95 96 97 98 99 104